Toplumumuzda özgür seçim ve bunun gerçek anlamda siyasal iktidar oluşturması serüveni
M.Şükrü Hanioğlu‘nun, 24 Haziran 2018 tarihli ve “Seçim”in Türkiye serüveni ve yeni hedefler başlıklı yazısından (Sabah) alıntılar:
M.Şükrü Hanioğlu‘nun, 24 Haziran 2018 tarihli ve “Seçim”in Türkiye serüveni ve yeni hedefler başlıklı yazısından (Sabah) alıntılar:
Mehmet Genç’in “Osmanlı İmparatorluğunda Devlet ve Ekonomi” adlı eserinden bu konuda kısa bir alıntı (s.320) :
“Osmanlı fetihlerinin ne demek olduğunu bir tek tarihî olgu yeterince açıklamaya yeter sanıyorum: Osmanlılar Rumeli’ye ayak basıncaya kadar, Doğu Akdeniz’in esir pazarı Venedik’in elinde bulunan Girit adası idi. Bu pazara esir, yine Venedikli ve diğer Latin şehir devletlerinin hakimiyeti altındaki Rumeli’den akıyordu. Kendi tebaasını ve dindaşını esir olarak satan bu düzenin yerine, Osmanlılar geçtiği zaman bu pazarın esir kaynağı da kurudu ve pazar 14. yüzyılda kapandı.*” *Charles Verlinden, “La Crete, débouché et plaque tournante de la traite des esclaves au XIV et XV sciecles”, Studi in onore di Amintore Fanfanı, III: Mediovo, Milano: Dott. Giuffré-Ed. 1962, s. 593-669.
“(…) Osmanlı genişlemesi 1683’te 2. Viyana kuşatması ile başlayan ve müttefik Avrupa’ya karşı 15 yıl süren savaşta durdurulmuş ve tersine bir trendi ifade eden ikinci dönem başlamıştır. Bu, Avrupa kıtasında geri çekilmenin tarihidir.
Değerli Osmanlı iktisat tarihçisi Mehmet Genç‘in “Osmanlı İmparatorluğunda Devlet Ve Ekonomi” kitabının (Ötüken, 4. Basım: 2005) başlarından bir bölümü alıntılayacağım.
Başlıktaki cümle, M. Şükrü Hanioğlu‘nun 3 Haziran 2018 tarihli ve “Karşı dalga mı? Demokrasi çağının sonu mu?” başlıklı yazısının (Sabah) ilk cümlesi.