Kasım 2018 Posts

“İnsan varlığındaki üç nûr”

 

M. İbn Arabî‘nin (1165-1240) “Tedbîrât-ı İlâhiyye” adlı eserini okuyup anlamaya çalışmamızı, merhum Ahmed Avni Konuk‘un (1868-1938) bu eserin tercüme ve şerhini 1925 yılında, yani harf inkılabından birkaç sene önce tamamlamasına ve o tercüme ve şerhin de 1990’lı yılların başlarında günümüz Türkçesiyle değerli hocamız Mustafa Tahralı tarafından yayına hazırlanmış olmasına borçluyuz. Bu kıymetli eserden başlıkta belirttiğim konuyu olabildiğince kısa ve öz olarak aktarmaya çalışacağım. Yer yer parantez açarak bazı kelimelerin ve ifadelerin karşılıklarının bir kere verilerek anlaşılmasını sağlamayı gerekli gördüğümü belirtirim.

1921 yılı Mayıs’ında neşrolunmuş bir dergiden Yahya Kemâl’e ve Falih Rıfkı’ya ait birer yazıdan alıntılar

 

Merhûm Yahya Kemâl‘in Musahabe KALPLE DİL ve yine merhûm Falih Rıfkı‘nın YENİ NESİLLER İÇİN BİR MEZARLIK başlıkları altında neşrolunmuş birer yazısı. 16 Mayıs 1337/1921 tarihli Dergâh dergisinin 3. sayısında. (Günümüzde aynı adla yayınlanmakta olan aylık Edebiyat-Sanat-Kültür Dergisi Dergâh’ın, Mayıs 2016-315.sayısıyla birlikte, okuyucularına hediyesi olarak verdiği bu tarihî değeri olan dergiyi görme ve okuma imkânı bulduğum için sevinmiştim, anlamlı bir hediyeydi benim için.)
Bu iki yazıdan alıntılar sunacağım. O dönemde biri şair, diğeri yazar iki ünlü edebiyat ustasının yazıları düşündürücü ve o dönemle günümüzü karşılaştırma açısından bir imkân bu yazılar. Daha o zaman böyle düşünülüyorsa, şimdilerde nasıl düşünülür, nasıl görülür olup bitenler; okurken bunun hissiyatında olmamak mümkün değil.

Hz. Mevlânâ’nın Fîhi Mâ Fîh adlı eserinden bazı sözler

 

Fîhi Mâ Fîh, Hz. Mevlânâ’nın (1207-1273) Farsça kaleme almış olduğu bir eser olup merhûm Ahmed Avni Konuk (1868-1938) tarafından harf inkılabından önceki Türkçe’ye tercüme edilmiştir. Merhûm Selçuk Eraydın (1937-1995) bu eseri günümüz Türkçesiyle yayına hazırlamıştır (1993). İçinden aşağıdaki sözleri aktaracağım eser 2009 tarihli 8. Baskısı yapılmış kitaptır (İz Yay.).

“Hakikatle irtibatlı olmak kadar önemli başka bir şey yok şu dünyada.”

 

Gökhan Özcan‘ın bu günkü “Bir mektuba cevabımdır” başlıklı yazısında (Yeni Şafak, 26.11.2018) geçiyor başlıkta alıntıladığım cümle. Çok etkilendim bu cümleyi okuduğumda. Ne mutlu varsa gerçekten hakikatle irtibatlı olarak düşünenlere ve yaşayanlara! Ama böyle olmasa da, yazarın hemen o yürek hoplatan cümlesinin ardından dile getirdiği “Bu irtibat azala eksile pamuk iplikleriyle sürdürülür hale gelmiş bile olsa, çok önemli.” tesbitinin işâret ettiği durum da, onun dediği gibi, gerçekten çok önemli.

“Din gününde hepimiz fert be fert hesaba çekileceğiz.”

 

Başlıkta alıntıladığım cümle İsmet Özel‘in “İstiklâl Marşı Derneği” internet sitesinde yer alan “Tersinden Edebiyat Tarihi” üst başlığı altında yayınlanan “Mukaddeme 7” başlıklı ve 23 Kasım 2018 tarihli yazıda geçmektedir. Söz konusu yazının birkaç yerinden alıntılar sunacağım.