Eylül 2021 Posts

Mevlana İdris Zengin’in bir şiirinin baştan itibaren bir bölümü

 

Biriniz birkaç yıldız taksın / gökyüzüne / Biriniz çay hazırlasın / Biriniz akşam olsun / İçinizde atların öldüğü müzik / susunca / Biriniz çocukluğuna sarılıp / kuyuya insin / (…) (CİNS adlı aylık derginin Eylül 2021 sayısındaki CİNS Aylık Kitap Atlası’ndan)

“Eğer Hızır denizde gemiyi sakatladıysa o sakatlıkta yüzlerce dürüstlük ve menfaat vardı.”

 

Mevlânâ Celâleddin Rûmî ‘nin (m. 1207-1273) Tâhirü’l-Mevlevî (m.1877-1951) tarafından tercüme ve şerh edilmiş eserini Recep Kibar yayına hazırlayarak yayınlamış ve altı cildi bir arada içeren kitabı 2013 Temmuz’unda Beşinci Basımına ulaşmıştır (Kırkambar Kitaplığı). Bu kitabı oluşturan her cilt bölümünden yapacağım birer alıntılamadan (onların birinci cilt bölümünden ilki de /s.18/ başlığı teşkil ediyor) oluşacak bu yazı.

“Ey hakikat avcısı, yâni ey sâlik, dostun olacak terbiye edici mürşid senin gözün mesâbesindedir; onu çörçöp ve toz makûlesi şeylerden temiz tut.” (c. ll, s. 172)

“Can çekişmekte olan hasta, mükâfat ve cezadan kendisine mahsus olanları görür ki, dostun da düşmanın da gözü o şeyleri görmez.” (,c. lll, s. 321)

“İlâhî nûru hakkıyle görmüş kimsenin hâlini anlatmak Ebû Ali Sina’nın nasıl işi olabilir?” (c. lV, s. 522)

“Hele ayrılık ve yabancılıkla geçen ömür yok mu? Bu, âdeta arslan’ın huzurunda tilkilik taslamaya benzer.” (c.V, s. 683)

“Bu yol nasıl bir yoldur? Yolcuların ayak izleri ile dolu bir yol. Yâr nasıl bir yârdır? Kararları ile sana merdivenlik eden, aklı ile seni yücelere çıkaran bir yâr.” (c. Vl, s. 846)



“Türk milletinin ölüsü (Türk milleti 1908’de II. Meşrutiyet eliyle öldürülmüştü. Öldürülmemiş olsaydı bir yıl içinde bütün Balkanlardaki Türk varlığı buharlaşamazdı.) Çanakkale’den İngiliz ve Fransız savaş gemilerinin geçmesine müsaade etmedi.”

 

İsmet Özel’in İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde “Yazdıklarımın Soluklanma Vakti” üst-başlığı altında çıkan “Sar Baştan Cumhuriyet” başlıklı yazısının (www.istiklalmarsidernegi.org.tr/IsmetOzel?Id=86&KatId=5) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalardan (bunlardan biri de başlığı teşkil ediyor) oluşacak bu yazı ile niyetim ve amacım iyi yazı okuma merakı olanları o yazının çıkmış olduğundan haberdar etmektir.

” Tarih tekerrür etmemiştir. Tarih ne şeklen herhangi bir yüzüyle, ne de mânâ itibariyle herhangi bir biçimde tekerrür edecek. Ne var ki, bazı şeylerin vaktinin gelmesinin önüne de kimse geçemeyecek. (…)
Bugün ise Türk topraklarında sağduyu adını verdiğimiz şey Türk olmağı ciddi bir nakîsa olarak algılamaktadır.

(…) Türk olmak hiçbir etnik zümrenin baskınlığından güç devşirmedi. Baskınlık dört hak mezhebe yaşama alanı sağlayan Sünniliğin, Sünni insan ilişkilerinin tekelindeydi. (…)

Eğer III. Selim “yarı zamanlı Padişah” idiyse diğer yarıyı dolduran kimdi? Başını İngilizlerin çektiği emperyalist güçler (finans dünyasının kabadayıları) diğer yarının işlerini üzerlerine almışlardı.  (…)

(…)  Benden aldığınız tarih haberlerinin resmî tarihle uyum göstermediğini biliyorum. Niçin bu uyumsuzluk? Çünkü ben ne yazıyorsam Türklerin büyük uykularından uyanacağı günün beklentisi içinde yazıyorum. Resmî tarih ise Türkleri kaç zaman uyku halinde koruyabilirse Dünya Sistemi’ni o derecede kâr eder durumda tutabileceği itkisiyle faaliyet gösteriyor. (…)
Niçin tatil günlerini resmi ve dini bayramlar olarak ikiye ayırmışız? Çünkü dini bayramları yok sayacak olursak Türk olmağı hesap dışı tutmuş olacağız.  (…)

Dini olanla resmi olanı uzlaştırmak biz Türklerin beynelmilel ortamda bir yer almamıza imkân verdi. (…)