“Tarih Sahnesine hükmettiğimiz topraklar sebebiyle çıktık.”
İsmet Özel’in İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde ALIN TERİ GÖZ NURU üst-başlığı altında GEÇMİŞİN YÜKÜ, YÜKÜN GEÇMİŞİ başlığıyla çıkan 12 Cemaziyelahir 1444 (4 Ocak 2023) tarihli yazısının (istiklalmarsidernegi.org.tr/IsmetOzel?Id=155&Katld=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalar (bunlardan ilki o yazının son paragrafının son kısmından bir cümle olarak başlığı teşkil ediyor) oluşturacak bu yazıyı.
“Çarın katledilerek devrilmesi Rusya’da modern totaliter toplum düzenlerinin yolunu açtı. Onu 1922nci Hristiyan yılında Faşist İtalya, onu da Türkiye Cumhuriyeti takip etti.(…)
Modern dünyada totaliter toplum düzenleri parlak bir gelecek vaat etmeden var olamaz. Bolşevikler dünya ihtilâli peşinde olduklarını iddia ediyordu. (…) 1992’de haritadan silinmelerini hazmetmek zorunda kaldılar. Faşistler Roma İmparatorluğu’na yeniden hayat verme çocuksuluğu gösterdi. (…)
(…) Yük nedir? Yükün bir ağırlık olduğundan söz etmek mecburiyetindeyiz. (…)
Sakalı bıyığı toptan tıraş etmenin bize Antik Mısır’dan devrolduğunu kabul ettiğimiz zaman geçmişin yükünü ciddiye almak akla uygun. (…) Modernlik macerasının cilvelerinden biri bu. Yani geçmişten bir şeyler devralmak vakıası modernleşme sebebiyle göründüğünden daha karışık hale gelmiş. O kadar karışık ki bugün yirmili yaşlarını sürenler Türkiye sınırları dâhilinde on sekiz yıl ezanın Türkçe okunuşuna, daha doğrusu hiç okunmayışına garip bakıyorlar. Bunun mümkün olmayacağını söyleyenler de var.
Neden oluyor bu? Niçin günümüzün bazı gençleri ezanın Türkçe okunmasını tuhaf karşılıyor? Çünkü bunlar 1950 sonrasında CHP’ye oy vermekten imtina edenlerin din açısından kendilerine bulduğu gerekçenin propagandası altında ezilmiş insanlardır. Gerekçe şuydu: ‘Bugün artık hiç kimse senin namazına, orucuna bulaşarak siyaset yapmıyor.’ (…) Yerli ve yabancı İslâm düşmanları dinin içini boşaltmakla meşgul oldular ve muvaffakiyetleri toplumca kabul gördü. (…)Biz dünyaya Allah’tan ödünç aldığımız şeyle geldik ve zamanı gelince borcumuzu ödeyeceğiz.
(…) Niçin İstiklâl Marşı dünyaları alsak bile vermeyeceğimiz saha olarak Misâk-ı Millî’yi işaret etmiştir? Çünkü Misâk-ı Millî Türklüğümüzün beyanıdır. (…) Tarih sahnesine hükmettiğimiz topraklar sebebiyle çıktık. (…) ‘Kur’an Mekke’de indi, Kahire’de okundu ve İstanbul’da yazıldı’ sözü bir Türk değil, bir Arap atasözüdür. Yazımıza bu gözle bakmamız kaçınılmazdır.”
No Comments