Vefat eden Akif Emre’nin “Riyad’da bir Marvel filmi” başlıklı son yazısından satırlar…

 

Akif Emre istisnaî bir gazete yazarıydı. O, şahsiyetiyle ve ciddiyetiyle, entelektüel bir Müslüman olarak çalıştı çabaladı, okudu yazdı, gezdi gördü. Hamâsetten uzak durdu, kendi çizgisinden sapmadı.

Pazar gününün iki gazete yazısından…

 

“(…) Anadolu’nun İslamî köklerinin sufi rengini dünyaya bilimsel olarak tanıtmanın Türkiye’ye büyük hizmet olacağını düşünüyorum.

Pazar gününün iki önemli gazete yazısından birer bölüm…

 

Mahmud Erol Kılıç‘ın “Budist Cengiz” başlıklı yazısından:

“(…) Sadece alkol müptelaları için değil toplumdan her kesimden insanın tövbe kapısı ve rehabilite yerleri idi dergahlar. Kimse melek değil. Hayatın bir cilvesi olarak cinayet, hırsızlık, cinsel suçlar işlemiş insanların bazıları pişman olmaktadırlar.

Son günlerde okuduğum gazete yazılarından birer cümle…

 

“(…) Önemli olan ‘Batılı‘ kimliği sahiplenmenin ‘evrensel değerleri benimseme‘ anlamına gelmediğinin görülmesidir. (…)” (M.Şükrü Hanioğlu)
http://www.sabah.com.tr/yazarlar/hanioglu/2017/05/07/ortadogululuktan-batililika-kimlik-seruvenimiz

Dikkatimi çeken üç gazete yazısından birer bölüm…

 

“(…) Sağlam bir idrakin rahatlıkla farkına varabileceği ve dolayısıyla tedbir alabileceği savrulmaları, biz güncel meselelerin getirdiği günlük olağan konum alışlar gibi görüyor ve değerlendiriyoruz. Bu bizi hem zeminsiz, hem tarifsiz bırakıyor.