insanlar Posts

George Orwell ve tele-ekranlar, zamanın seli çamuru, meczup’un dediği

 

“(…) ‘Tele-ekranlar sabahtan akşama kadar sayıp döktükleri iç bayıltıcı istatistiklerle, insanların artık daha çok yiyecek, daha çok giysi, daha iyi evler, daha çok eğlence olanağı bulabildiklerini, elli yıl önceye oranla daha uzun yaşayıp daha az çalıştıklarını, daha yapılı, daha sağlıklı, daha güçlü, daha mutlu, daha zeki olduklarını, daha iyi eğitim gördüklerini kanıtlamaya çabalıyordu. İşin ilginci, bu söylenenleri doğrulamanın da, çürütmenin de mümkün olmamasıydı’ diye yazmış köşe başı nitelikteki romanı ‘1984’te George Orwell. (…) Bir kenara oturup, zamanın selinin çamurunun tümüyle akıp geçmesini bekleyen insanlar da var.
‘Dünya pazarında sermayeni bozuk para gibi harcadın’ dedi meczup, ‘peki ne aldın?’ ” (Gökhan Özcan, “Yanlış bölünmüş hece” başlıklı yazısından, YeniŞafak, 16.11.2017)
http://www.yenisafak.com/yazarlar/gokhanozcan/yanlis-bolunmus-hece-2041110

Dini doğru anlamakta iddia sahibi görünen bir akademisyen ve köşe yazarının bir yazısından birkaç alıntı

 

“Gazali ilmi ikiye ayırır; tıp ilmi ve din ilmi; ilmü’l-ebdân ve ilmü’l-edyân. İlginçtir, insanlar bu iki alan kadar hiçbir konuda kafalarına göre ahkâm kesmezler. (…)

Sıradışı bir yazıdan insanlık durumumuza dair birkaç satır

 

“Küçük meselelerle uğraşan insanlar olduğumuz için; idraklerimiz de, hissedişlerimiz de, yaşayışlarımız da gittikçe küçülüyor.

Yaşam ve ölüm

 

Hangisi bizim için daha sahi(h), daha gerçek? Hangisine daha yakînen (kesinlikle) inanıyoruz? Hani “Kur’ân”ın ikinci sûresinin 4. âyetinde gerçek îman edenler kastedilerek, “Ahirete de kesin olarak/şüphesiz bir bilgi ile inanırlar” deniliyor ya, öyle bir kesinlikle, yaşama inandığımız gibi ölüme ve ölüm sonrasına da inanıyor muyuz?

Birkaç gazete yazısından birkaç cümle

 

Gökhan Özcan’ın “Ucu kıvrılmış sözler” başlıklı yazısından (Yeni Şafak, 02 Şubat 2017) :

“Okuyorum, okuyorum, okuduklarım hiç aklımda kalmıyor” dedi sağda oturan. “Belki de aklın hiç okuduklarında olmuyor” dedi soldaki.