Rönesans Posts

Fatih Sultan Mehmed ve Osmanlı İmparatorluğu: iddialı bir jeoloji profesörü ve iki seçkin tarihçi

 

Derin Tarih dergisinde (Mart 2019 sayısı) İsmail E. Erünsal (Osmanlı kültür tarihçisi, “Osmanlı Kültür Tarihinin Bilinmeyenleri” adlı kitabın müellifi) , bir jeoloji profesörünün Fatih Sultan Mehmed‘in Müslüman olamayacağı iddiası üzerine şunları ifade ediyor:
“(…) Tabii çok câhil, yazmaların isimlerini okuyamamış. Okumayı bilmiyor, birisine yanlış okutmuş. Konuyu hiç kavrayamamış. Osmanlı tarihini bilmiyor; verdiği hükümlerin hepsi yanlış. Bunların hepsi bir kenara, Fatih ile ilgili fecî bir iddiası var. Bazı Batılı yazarlara istinaden Fatih’in inancının olmadığını söyledi. Bunu da Rönesans yazarlarına atıfla yapıyor. Yahu Rönesans yazarının ‘dinsiz’ dediği kişi, ‘Hristiyan değil’ demektir. Fatih’in entelektüel merakını da Müslüman olmayışına (!) bağlıyor. Abesle iştigal. Bizim kaynaklarda tek bir kelime bile yoktur konuyla alakalı. Biliyorsunuz Papa Pius bir mektup yazmış Fatih’e ‘Hristiyan ol’ diye ama Fatih’in eline ulaşmamış.

“(…) Biz bilim tarihindeki eksik halkalardan birini yerine koymak istiyorduk; (…)”

 

30 Haziran 2018 Cumartesi günü vefat eden değerli ve seçkin bilim adamı Fuat Sezgin‘in başlığa koyduğum sözünün hemen öncesinden birkaç satırı ve sonrasını da alıntılarsam dediklerinin daha bir anlaşılması sağlanmış olur. Merhûm hoca, “İstanbul İslam Bilim Ve Teknoloji Tarihi Müzesi (Toplu bir bakış)” adlı İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. yayını olan, İlk Basım’ı Ocak 2010’da yapılan kitapta “Müzenin Kuruluşu” başlığı altında kaleme almış olduğu metnin son bölümünde şöyle diyor:

“Yitirilmiş Hikmeti Ararken”adlı kitaptan (müellifi: İlhan Kutluer) bazı sözler/ifadeler (6)

 

(…) Onlara “Sizin dünyanız” dediği dünya hayatının hakkını nasıl vereceklerini, bunu yaparken âhiret şuurunu nasıl edip de kaybetmeyeceklerini öğretti. (…)

Önemsediğim bu günün iki gazete yazısından üçer alıntı

 

Mahmud Erol Kılıç’ın “Geleneksel tohum kendini üretir” başlıklı yazısından (Yeni Şafak, 29.01.2017):

“(…) O kavramların ilk vaz edildikleri yerler (evvele mâ vudi’a) yani ‘ana tohum’ bilinmesi gerekir ki ondan türetilenler de bilinsin. (…)”

Batı’nın kabullenemediği ve unutamadığı…

 

Değerli İslâm bilim tarihçisi Fuat Sezgin, hocası Hellmut Ritter’le ilgili bir anısından söz etmişti bir konferansında. Kısaca ve meâlen, hatırladığım kadarıyla, H. Ritter kendisine şöyle demişti: