Türkiye Posts

Siyasî içerikli sıradışı sayılabilecek bir yazının son bölümü

 

“(…) Bir ülke siyaseti sadece iktidar partisinden değil onu dengeleyecek bir de muhalefet partisinden teşekkül eder.
Oysa ve anlaşılıyor ki, Türkiye bu çıkmazla, açmazla, kısıtlamayla yüz yüzedir.
Ortada siyaset üreten, üretilen siyaseti kitleselleştiren bir muhalefet bulunmamaktadır.
Bu olumsuz şartı da söz konusu partinin ideolojik yetersizliği hazırlamaktadır.
Onun nedeni de CHP’nin sosyolojiden kopuk olmasıdır.
Mesele Kılıçdaroğlu değil, siyasetin kendisidir.
Üzülüyorum ama yanılmıyorum…” (Hasan Bülent Kahraman)
http://www.sabah.com.tr/yazarlar/kahraman/2017/08/23/kilicdaroglu-aday-olmazsa

İki gazete yazısından üçer cümle…

 

Yusuf Kaplan‘ın “Dikkat! ABD, Türkiye’nin altını oyuyor adım adım…” başlıklı yazısından (Yeni Şafak, 14.08.2017):

İki yazıdan düşündürücü diye alıntıladığım sözler…

 

İlki İstiklâl Marşı Derneği internet portalinde okuduğum İsmet Özel’in “BAŞINI ÖRTEN KIZLAR FELSEFE BİLMELİDİR” üst başlığı altında çıkan “MENSUBİYET: KİMLERDENSİNİZ? (II)” başlıklı yazı. Bu yazının değişik yerlerinden beş cümle:

“İki Türkiye” nasıl ayrıştı ve kutuplaştı?

 

Yukarıdaki ifade aynen M. Şükrü Hanioğlu‘nun bugünkü yazısının (Sabah, 30.07.2017) başlığı. Sözkonusu yazının bazı satırlarını alıntılayarak bu değerli akademisyen ve entelektüelin bu konudaki bilgi ve düşüncesinden istifade edilmesini amaçladım.

Küresel ve tabii ki bölgesel gelişmelere dair yorumlar…

 

“(…) Kimileri bunun Üçüncü Dünyâ Savaşı olduğunu söylüyor. Bence modellemesi bir hayli zor olan bir tablo bu. Ama şu kadarını artık üzülerek de olsa teslim edebilmeliyiz: savaşları başka değişkenler üzerinden değil; pek çok şeyi bizâtihî savaşlar üzerinden değerlendirmeye doğru evriliyoruz.” (Süleyman Seyfi Öğün, “Savaşlar…” başlıklı yazısının son satırları; Yeni Şafak, 12.06.2017)