“Ben şimdi size o kaymak üstünden hitap ediyorum”

 

İsmet Özel‘in İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde ALIN TERİ GÖZ NURU üst-başlığı altında KENDİME MAHSUS KAYMAK TABAKASI başlığıyla çıkan 15 Şaban 1443 (18 Mart 2022) tarihli yazısının (http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/IsmetOzel?Id=114&KatId=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalar (ilki söz konusu yazının ilk paragrafının son cümlesi olarak başlığı teşkil etti) bu yazıyı oluşturacak.

“(…) Canını kurtarmak bir şey. O şeyin neme nem bir şey olduğuna akıl erdirmeli. 1950-1960 arasında kurulan hükümetlerle yürüyen Demokrat Parti döneminde TC sınırları içinde piyasa canlandı. Mal alıp satma eskisinden daha çok gelir getirdi. Milletin cebi para gördü. Bu sabit gelirli devlet memurlarının geçim derdinin büyümesi demekti. Evlerinin geçimini salla başını al maaşını siyasetiyle yürüten memurların özledikleri zevkli günlere dönme ümidi 27 Mayıs ihtilâlini arkalamalarına sebep oldu. (…)

(…) Bu yüzden devlete kavuk sallamaktan daha farklı endişeler taşıdığı düşünülen herkes daha başında etkisiz hale getirildi. Böylece orduyla ilişkisi kesilenler Emekli İnkılap Subayları adı altında birleşme tecrübesi yaşadı. (…)

Benim edebiyat dünyasında kaymaklı, yani sağlam bir yer edinmem zihnen mümkün olan ve fakat uygulamada gerekli olmayanı fark etmemle gerçekleşmiştir. Şubat 1965’te Partizan başlıklı şiiri yazmak hem cesaret, hem de maharet işiydi. “Bunlar siyasi şiirler”… Naklettiğim bu cümleyi yayınlanması için kendisine emanet ettiğim Partizan ve Çağdaş Bir Ürperti şiirlerini bana iade ederken Memet Fuat sarf etti. O zamanlardı ki, Yeni Dergi edebiyatın geleceği olabilecek isimlere yürüttüğü yayın siyaseti gereği yer veremiyordu. (…)

İçinde yer aldığımız ortamı umursamadan yaşayanların hata içinde olduklarını düşünüyorum. Hatadan arınmak bir kurtuluş değildir. Hatadan arınmayanların da kurtuluş yolu tıkanmıştır. Dünya ne hali varsa görsün kanaatiyle günlerini geçirmenin insanları her iki dünya hesabına da kısırlaştırdığı kanaatindeyim. Daha da ötede bu tutum insan olmakla zıtlaşır . (…) İlk Çağ’da başka hiçbir şeyin değil de köle emeğinin Grek ve Roma hayatını şekillendirdiğini kabul etmek sanayii devrimini yüceltmekten sarhoşlaşmış bir toplum zihniyetine gülünç görünmedi. 


Bizi birilerini gülünç görmek değil, birilerine gülünç görünmek rahatsız eder. Böyle bir hissiyat geçtiğimiz bütün çağlarda dünya sisteminin yapısına harç taşıyan arabanın tekerini döndürdü. Bu arabayı devre dışı bırakmak için herkes kendine mahsus kaymak tabakasının kıymetini bilmelidir. (…)”

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked