Önemsediğim ve etkilendiğim düşündürücü sözler
“Kul, sınırlı olma özelliklerinden çıkıp istediği gibi davranma özgürlüğüne sahipmiş gibi hareket ederse, Hakk’ın rablık /rububiyet sıfatına veya mertebesine ortak olmaya yeltenmiş ve büyüklüğüne sataşmış olur.
Şüphesiz ki böyle bir durumun gerçekleşmesi Hakk’ın kendisi için benzersiz /kendine özgü bir kıskançlığın ortaya çıkması demektir. İlâhî inâyet olmadığında bu kıskançlık şüphesiz ki gazabı ve cezayı gerektirir.Evli zani ile bekar zani arasında cezaî müeyyidelerin farklı oluşu, Şeriatta konulan her hüküm ve belirli sayının rabbanî bir esasa ve hakikatlere uygun belirli bir tertibe dayanmasındandır.” Hz. Peygamber’e ait olduğu rivâyet edilen “Kulunu(erkek veya kadın) zina ederken gören Allah’tan daha kıskanç hiç kimse yoktur” sözüne(hadis) Sadreddin Konevî Hazretlerinin (d.1210-v.1274) getirdiği bir açıklamadır bu. [İfadeler aynen alıntılanmamakla birlikte anlamın korunması titizlikle gözetilmiştir.]
(Yararlanılan eserler:
Kırk Hadis Şerhi (Şerh-i Hadis-i Erbaîn), Müellif: Sadreddin Konevî, Tercüme: Ekrem Demirli, İz Yayıncılık, 4. Baskı, İstanbul 2007, s.94-95, ISBN 978-975-355-477-0.)
Sahih-i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarîh Tercemesi ve Şerhi, Üçüncü Cild, Müellifi: Zeynü’d-dîn Ahmed b.Ahmed b.Abdi’l-Lâtîfi’z-Zebîdî, Mütercimi: Darülfünun Müderrislerinden Ahmed Naim, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları-Sayı:55-3, Sekizinci Baskı, Ankara 1983, s.331,333,334.
“Günler geçtikçe neye sahip olduğumun hiçbir kıymet-i harbiyesi kalmadığını ve esası sonda neye varılacağı endişesine kapılmanın teşkil ettiğini fark ettim.” (İsmet Özel, İstiklâl Marşı Derneği internet Portalinde yer alan 18.01.2017 tarihli “Türkler Yeni Bir İstiklâl Harbi Verecek Halde mi?” başlıklı yazıdan.)
“Gazalî (Bazan İbn Rüşd, İbn Haldun) sonrasını İslâm düşüncesinin zayıfladığı, durduğu, çöktüğü dönem olarak değerlendiren ve bu hükmü (sloganı) Müslüman ilim ve kültür adamlarına, ilim muhitlerine de kabul ettiren müsteşrikler [oryantalistler] bu siyasî-akademik ‘operasyon’la şerh ve haşiye literatürünü de sıradan bir alan haline mi getirdiler? Ayrıca bu meselede bize mahsus dönemsel, maddî, kültürel ve psikolojik sebeplerden ve ihmallerden de bahsedilebilir mi?” (İsmail Kara, “İlim Bilmez Tarih Hatırlamaz /Şerh ve Haşiye Meselesine Dair Birkaç Not” başlıklı kitaptan, Dergâh Yayınları, ISBN: 978-975-995-236-5, 1.Baskı, Temmuz 2011, s.6)
“Cuma hutbelerinde imam efendilerin “Allahümme ellif beyne kulûbil-müslimîn” duasının i’rabını vermekten “Allah’ım Müslümanların kalplerinin arasını telif et, birleştir” şeklindeki manasını anlamaya ve anlatmaya ne zaman geçersek o zaman kimse bizi tutamaz.” [i’rab: Âyetlerin, Hadîslerin, duaların vs. düzgün okunuşu] (Mahmud Erol Kılıç, 22.01.2017 tarihli Yeni Şafak’ta çıkan “UFO haline getirilen İslam” başlıklı yazıdan.)
No Comments