“Türklerin düşünce hayatını şiir dışında bir yerde bulamazsınız.”
İsmet Özel‘in İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde “Alın Teri Göz Nuru” üst-başlığı altında “Âşık mıyım, Abdal mıyım, Çaparici mi?” başlıklı, 4 Cemaziyelahir 1443 (7 Ocak 2022) tarihli yazısının (http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/IsmetOzel?Id=104&KatId=7) her paragrafından alıntılama yapacağım bir veya iki, en fazla üç cümle olmak üzere bu cümleler oluşturacak bu yazıyı.
“(…) Yunus Emre adını işittiğimizde zihnimizde ne Fuzuli ve Baki gibi bir Divan şairi canlanıyor, ne de Köroğlu ve Karacoğlan gibi bir halk şairi.
İçinde bulunduğumuz durumun açıklaması ancak Türk şiiri ile Türk vatanı arasındaki irtibat önemsenerek getirilebilir. Bu irtibatı hiçbir gayri-Müslim önemsemeyecektir. (…) (Alıntı olarak başlığı oluşturan cümle burada)
(…) Eğer içimizde Türk milletinin kurtuluş çabası istikametinde bir itici güç varsa önümüze tarih içinde ne idüğümüz ve hangi elden hangi ele havale edildiğimiz, nereden nereye nakledildiğimiz bilinmeğe değer sahalar olarak açılacaktır. Müşahhaslığın keşifte ve keşifle bulunacağını söyledim. (…)
(…) Türk olduğumuzun yani ezelden beri tercih hakkını hep elinde tutan hür insanlar olduğumuzun şuuru dünyaya haddini bildirmek için bize kâfi gelecek. (…) İslâmiyet biz Türklere hürriyetten fedakârlık ettiğimiz nispette emniyetimizin elden gideceğini ve emniyetimizi sağlayamadığımız şartlarda hür olmaktan uzaklaşacağımızı öğretmiş olmalıydı. (…)
Türklüğün bir kafatası meselesi olmadığından, Türklüğü bir kültürün vücuda getirmediğinden söz ettiğimiz hatırdan çıkarılmamalıdır. Türk denildiği zaman bir millî bünyenin, Küçük-Asya adı verilen yeryüzü parçasında İbranî-Hıristiyan yapının gölgede kaldığı bir millî bünyenin öne çıktığı dalgadan dem vuruyoruz. (…)
Karacaoğlan’ın şiir alanında ne Dante’nin, ne de Shakespeare’in ulaşabildiği bir çizgiyi temsil ettiği iddiasını ortaya atan ben dünyayı kavrayış itibariyle Divan Edebiyatı’na Âşık Edebiyatı’ndan daha yakınım. (…) Şiirlerimi takip edenlerin bir çizginin üstünde sayıya ulaşmasını neyle izah etmeli? (…) Bu sırrın üzerindeki sis perdesi Türklerin vatanın, dünyalar alınsa da gözden çıkarılmayacak cennet vatanın neresi olduğunun önce keşfi, sonra bu vatana kıskançlıkla bağlanılmasıyla aralanacaktır. “
No Comments