Ömer Türker’in “Ahlâk / Yeni Bir Yaklaşım” (Felsefe-Bilim, Ketebe Yay. 4. Baskı 2020) kitabının Önsöz ve Giriş bölümlerinden alıntılar

 

“(…) Dolayısıyla elinizdeki kitap, münhasıran benim ahlâkî tefekkürü taşımak istediğim mecra ve seviyeye işaret ettiği ölçüde maksadına ulaşmış olacaktır. İşaret ettiği ölçüde diyorum çünkü pratik felsefe alanını bir ahlâk teorisi olarak yeniden inşa etmeyi amaçlayan bir kitap üzerinde çalışıyorum. Şayet tamamlamak müyesser olursa ikinci kitap, ahlâki tefekkürün ulaşması gerektiği mecra ve seviyeye bir işaret olmaktan çok bizzat oraya taşınması işini üstlenecektir. Bu kitap ise ahlâk alanıyla yakından ilgili başlangıç seviyesindeki okurun temel meselelerle irtibat kurabileceği ve ahlak hakkında tefekküre giriş yapabileceği, orta ve ileri düzeyde bir okurun ise varmak istediği hedefi açıklıkla görebileceği bir seviyede kaleme alınmıştır. (…) Kitap, yaklaşık üç asırdır sadece siyasi ve ilmî değil aynı zamanda ahlâki buhranın da pençesinde yoğrulan İslâm ümmetinin ahlâkî tefekkürü ne katkı sağlayabildiği ölçüde bahtiyar olurum.” (Önsöz’den) Ömer Türker

“(…) Ahlâkî ilke ve uygulamalarda dilin, çevrenin, geleneklerin en genel haliyle kültürel öğelerin etkisinin ne olduğu, ahlâkın toplum teorileriyle irtibatlı yönüdür. Nihayet hem iyilik ve kötülüğün hem de iyilik ve kötülüğe ilişkin bilgilerimizin kaynağının ilâhi bir varlığı gerektirip gerektirmediği, ahlâkî davranışlarımızı açıklamak için kullanmak durumunda olduğumuz gaye, yetkinleşme, mutluluk ve hoşnutluk gibi kavramların fiziksel dünyanın ötesine geçip geçemeyeceği ise ahlâkın metafizik teorilerle ilişkili yönünü oluşturur. İslâm geleneğinde ahlâk düşüncesi, İslam’ın bir din olarak doğuşu ve zamanla büyük kültür ve düşünce geleneklerine dönüşmesi sürecinde oluşmuştur. Dolayısıyla onun dayandığı bilgi fizik, toplum ve metafizik teorileri, klasik dünyanın öğretileridir. (…) Doğal olarak bu eleştirel okumadan hem bir bütün olarak İslam geleneği hem de İslam ahlâk düşüncesi payına düşeni almıştır. Ahlâk söz konusu olduğunda her ne kadar İslâm geleneği klasik dünyadaki iddialarını sürdürmeye devam etse de eski konumundan epeyce uzaklaşarak teorik seviyede ahlâkî bilinci ve pratik seviyede ahlâkî davranışı üretme kapasitesini ancak sınırlı bir şekilde muhafaza edebilecek duruma gerilemiş ve evrensel seviyede norm koyma kapasitesini kaybetmiştir. Hiç kuşkusuz bunun nedeni, ahlâk teorisinin temelini oluşturan bilgi, fiziksel dünya, toplum ve metafizik alanlardaki üretim gücünü kaybetmiş ve bu alanları üreten zihinlere bağımlı hale gelmiş olmasıdır. (…) Öyleyse İslâm ahlâk düşüncesini yeniden ele almanın imkanı, onun tam da eskimeye, işlevsizleşmeye ve yokluğa maruz bırakıldığı alanlarda aranmalıdır.

(…) Tuhaftır ki ahlâkın kaynağına ilişkin bu tartışma, ahlâk kitaplarında ciddi bir yer bulamamış, daima kelam ve fıkıh usulü kitaplarında varlığını devam ettirmiştir. Bunun sebebi, İslâm ahlâk literatürünün felsefî ahlâk teorisiyle bilimsel bir hüviyet kazanması ve ahlaki anlamda iyi ve kötünün kaynağına ilişkin herhangi bir başlık içermeyen felsefi teorilerin süreç içinde iyiden iyiye dinî düşünce geleneğine ait ahlâk kitaplarına hâkim olup, eserlerin konu sıralamasını belirlemesidir. (…) Bu tartışmanın klasik dönemde ortaya çıkardığı en önemli alt tartışmalardan biri, ‘ahlâki önermelerin’ tahlilidir. Özellikle Mu’tezile eserlerinde daha derinlikli yapılan bu tahlil, günümüz ahlâk terminolojisinde meta-etik tartışmalara tekabül eder ve ahlaki kavram ve yargıların aklî dayanaklarını, evrensel karakterini, olgusal karşılığını belirlemek bakımından hayati bir önemi haizdir.

Çağdaş dönemde Mantıkçı Pozitivistlerle felsefenin gündemine yeniden oturan bu tartışma, İslâm ahlâk teorisinin günümüzde irtifa kaybına uğradığı alanların başında gelir. Çünkü ahlaki kavram ve önermelerin akli dayanakları ve olgusal karşılıklarını ilişkin esaslı bir çözümleme yapılmadan evrensellik iddiaları, ahlâkî bilincin yetersiz bir tahliline dayanır. Dolayısıyla da ahlak hakkında felsefi amaçlı bir konuşmayı retoriğe çevirir. (…)” (Giriş bölümünün başlarından)

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked