“Bilgi” hakkında M.İbn Arabî’den birkaç söz
“Eğer bilgi,” diyor İbn Arabî, “aklî bir delile dayalı nazariyelerden (teoriler -aa.-) ve (dolayısıyla) şüphe uyandırıcı yollardan elde edilmişse, böyle bir şey, bize göre, sahibinde şüphe uyandırdığından dolayı bilgi değildir. Bilgi, bilende şüphe uyandırmamalıdır.
Ancak zevke dayalı bilgiler bilgidir.” (Zevk: manevî tecrübe -aa.-) (Dipnot: İbn Arabî, Fütûhât, 11,473,29) “Çünkü zevk, ancak tecellîden gelebilir. Bilgi; doğru, sahih haberin nakledilmesiyle olur.” (Dipnot: Aynı eser, 11, 546, 5.) “Peygamberler ve ehlullahtan olan velîler, Allah hakkında fikre dayalı hiçbir bilgiye sahip değillerdir. Tersine onlar, Hak ile ilgili mükâşefeye dayanan, yani hakikatin açılmasından elde edilmiş bilgiye sahiptirler.” (Dipnot: Aynı eser, 111,116)
Kaynak: İbn Arabî Geleneği ve Dâvûd el-Kayserî, Hazırlayan: Turan Koç, Sempozyum Tebliğleri, Turan Koç’un “Dâvûd el- Kayserî’ye göre Keşf ve Müşâhede” başlıklı tebliğ metni, s. 208-209)
No Comments