“İnsân-ı Kâmil” adlı kitaptan (müellif:Abdülkerîm el-Cîlî, mütercim: Abdülaziz Mecdi Tolun; Yayına hazırlayanlar: Selçuk Eraydın, Ekrem Demirli, Abdullah Kartal; İz Yayıncılık,4.Baskı 2015) sözler

 

“İnsân-ı Kâmil, Allah’ın bütün isim ve sıfatlarını bi’l-fiil kendisinde tahakkuk ettiren varlıktan ibarettir. Bu da sadece Hz. Peygamber’e has bir imtiyazdır. Kendisinden önce veya sonra yaşamış bir nebi veya veliye bu ismin verilmesi naiblik/ vekillik yoluyladır.” (s.17)

“İlahî Zâtın varlıkta ne münâsibi , ne mutâbıkı, ne münâfîsi (zıddı) vardır.” (s.53)

“Allah Teâlâ’nın zâtında müsemmâsı (adlananı) sırf varlıktır.” (s.62)

“Hak Sübhânehu ve Teâlâ hazretleri bu Allah ismini insan için mir’at (ayna) yaptı. İnsan, yüzü ile o aynaya bakarsa ‘Allah var, O’nunla beraber hiçbir şey yok’ sözünün hakikatini bilir ve işitmesinin sem’ullah, görmesinin basarullah, kelâmının kelâ mullah, hayâtının hayâtullah, ilminin ilmullah, iradesinin irâdetullah, kudretinin kudretullah olduğu kendisi için münkeşif (açılmış) olur, ve bu açılma asâlet yoluyladır.” (s.62)

“Cenâb-ı Hak Kur’ânda ‘Allah sizi ve fiillerinizi yaratmıştır’ (Saffat, 37/96) buyurur.” (s.62)

” Hz.Peygamber, ‘Cenâb-ı Hakk’ın yetmişten fazla nurdan ve zulmetten (karanlık) perdesi vardır. O, perdeyi açsa, azamet yanı kendine odaklanan gözleri yakar.’ “(s.67)

“Levh-i mahfuz, Cenâb-ı Hakk’ın ‘Biz kitâbda hiçbir şeyi eksik yapmadık’ âyetiyle (En’am, 6/38) nitelediği Allah kitâbıdır.” (s.78)

“Hak bir kimseye ‘Allah’ ismiyle tecelli ederse, o kimse nefsinden fânî (ölümlü) olur.” (s. 122)

“İlim, hayata ilâhî vasıfların en yakınıdır; hayat, zâta vasıfların en yakını olduğu gibi. Çünkü bir şeyin nefsi için varlığı o şeyin hayatının aynıdır.” (s.150)

” ‘Fenâ,’ sufiyyenin (tasavvuf ehli) ıstılâhında (terminoloji), bir şahsın kendi nefsine ve nefsinin ihtiyaç duyduğu şeylere şuur yokluğu demektir.” (s.157)

“Hakk’ı hiçbir şey muhît (kuşatan) olamaz.”(s.252)

“Himmet, Cenâb-Hakk’ın insana va’d ettiği en kıymetli şeydir.” (s.310)

“Cenâb-ı Hak, âlemin tümünü Hz.Muhammed’den yaratmıştır.” (s.313)

“Şunu da bil ki, İnsân-ı Kâmil, zatî isimlere ve ilahî sıfatlara müstehaktır.” (s.381)

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked