“Sual: Ne zaman Türk toprakları elden gitti? Cevap: Türk sanatı gözden çıkarılınca”

 

Şair İsmet Özel’in bir süredir İstiklâl Marşı Derneği internet portalinde her hafta Cuma günü “Dil ile İkrar” yazı serisinden bir yazısının yayınlanmakta olduğu biliniyor. Yukarıdaki başlık bugün yayınlanmış olan yazıya ait.

Bu yazıdan bazı satırları alıntılarsam belki yazının tamamını okumak isteyecekler olacaktır. Vereceğim aktif bağlantı ile yazıyı okuma kolaylığı olduğu halde merak veya ilgi duymayıp yazıyı bütünüyle okumayacaklar olursa, onların durumu nasıl açıklanır acaba? Merak ederim. Fikri, söylediği ne olursa olsun; dediklerine katılalım ya da katılmayalım; ne söylediği, dolayısıyla ne düşündüğü, geçmişe ve günümüze dair tespitleri nasıl merak edilmez bu şairin?

Alıntılanan satırlar:

(…) Hiçbir şeyleri yoksa 27 Mayıs 1960 sabahına kadar sözüm ona Cumhurî Türkiye’deki her bir konu mankeninin utanması vardı. Bunlardan İsmet İnönü kendini Millî Şef ilân etmede mazur sayılmasını şu mantıkla açıklıyor: hiç kimse “Atatürk ölünce Türklerin başında artık adam kalmadı” demesin, diyemesin diye bunu yaptım.

Bir dönem Türklerin başında Millî Şef bulunduğu kabul edilecek olursa Türklerin Cumhuriyet tarihi içinde görüp görebildiği (yani ilk ve son, Alfa ve Omega) başvekilin Adnan Menderes olduğunun da kabulü zaruridir. Batı Medeniyeti (nâm-ı diğer Dünya Sistemi) halledilmediği takdirde hayatiyetinin teminatına kavuşamayacağı meseleyi Şark Meselesi olarak adlandırdı.(…)

“Hıristiyan takviminin 1917’nci senesi Medine müdafaası sebebiyle Türk milletinin emniyetini nerede bulduğunu âyan ettiği senedir. Türk milleti emniyetini şiirde buluyordu. (…) Unutulmasın ki, divan şairlerini şair kılan birçoğunun sahip olduğu Arapça ve Farsça divanlar değildi. Türkçe divanlarıyla şair oldular. Şairlerin her biri birer Mehmetçik olmağı göze aldığı için Türk edebiyatı vatan sahibi olmanın senedi olarak tezahür etti.”

“Eğer bir varoluş meselesi varsa, bu meseleyi fark etmemize yardımcı olacak sual hangisi? Var olmanın var olana mahsus ve üstelik sadece onun dayatmasına bağımlı olduğuna itiraza hiçbir zihnin gücü yetmez. Yani İsrail’in varlığını inkâr eden, ABD’nin dayatması karşısında çaresiz kalır. Böylesi gerekçeler sebebiyle Türk modernleşmesi hatası ve sevabıyla her şeyini Türk şiirine borçludur. (…)
Türkler Kur’an terbiyesi dışında kalan bütün terbiyeleri ellerinin tersiyle iterek vatan sahibi oldular. Türklerin elinden toprakları ancak müktesebatları hususunda köreltilmeleri suretiyle alınabilirdi. Nitekim öyle oldu. Türk sanatı bir haslet olarak değil de taşınamaz bir yük olarak resmedildi. (…)”
http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/Yazi.aspx?YID=1213&KID=59

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked