” ‘Demokrasi’ 1930’lardan bu yana yaşadığı en büyük krizlerden birisinin içindedir.”
Başlıktaki cümle, M. Şükrü Hanioğlu‘nun 3 Haziran 2018 tarihli ve “Karşı dalga mı? Demokrasi çağının sonu mu?” başlıklı yazısının (Sabah) ilk cümlesi.
Başlıktaki cümle, M. Şükrü Hanioğlu‘nun 3 Haziran 2018 tarihli ve “Karşı dalga mı? Demokrasi çağının sonu mu?” başlıklı yazısının (Sabah) ilk cümlesi.
Güya Tayyip Erdoğan’ın bir fotoğrafı… Hep o fotoğraf koyularak kimbilir kaç tane yazı çıktı Radikal’in Blog bölümünde! Bir fotoğraf üzerinden mi ancak Tayyip Erdoğan’a olan kinlerini, öfkelerini, olumsuz eleştirilerini, görüşlerini, düşüncelerini ifade edebiliyor o yazıları kaleme alanlar? Öyle bir fotoğrafı koymazlarsa Tayyip Erdoğan’ı yeterince karalayamayacaklar, kötüleyemeyecekler, kötü tanıtamayacaklar mı? Bir fotoğrafa mı kalmış işleri?
Bugün de bir blog yazısı gördüm aynı fotoğrafla çıkmış Radikal’de. “Dar (mı) geliyor düğmeler!” başlıklı. (Yazının başlığını vereyim ki o fotoğraf hangi fotoğrafmış bilmeyenler görsünler.) Dediğim gibi bu fotoğraf eşliğinde çıkan yazılar artık bıktırıcı oldu, kabak tadı verdi. Söyleyecek sözü olan, bir kişi veya onun liderlik ettiği bir parti ya da o partinin iktidarı hakkında sözünü söyler, bir fotoğraftan medet ummaz.
Aynı fotoğraf eşliğinde çıkan söz konusu son yazı üzerine Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan hakkında bir yazı da ben kaleme almak istedim. Kendisini normal olarak yansıtan herhangi bir fotoğrafını koyarak.