“Vukuatın temelinde Dünya sistemi’nin kısa, orta ve uzun vadede ümit bağladığı planlar yatıyor.”

 

İsmet Özel’in İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde ALIN TERİ GÖZ NURU üst-başlığı altında KİME YÜZ VERDİYSEN ASTARINI DA İSTEYECEKTİR başlığıyla çıkan 3 Recep 1444 (25 Ocak 2023) tarihli yazısının (http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/IsmetOzel?Id=158&Katld=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamaların (bunlardan ilki o yazının üçüncü paragrafının baştan ikinci cümlesi alıntı olarak bu yazının başlığını teşkil ediyor) oluşturacağı bir yazı olacak bu.

“(…) Daha da ileri gidildi: 27 Mayıs yirmi yıla yakın bir zaman boyunca resmen tatil, yani bayram ilân edildi ve 30 Ağustos Zafer bayramına (sadece bu ikisinde askerî erkânı sivil devlet erkanının ziyaret edişi sebebiyle) eş tutuldu.

(…) Her nasılsa ABD ile Milâttan sonra 1945 tarihinden itibaren imzalanan gizli anlaşmalar 27 Mayısla gıdalandı ve bu gıda 12 Mart 1971 muhtırasının ve 12 Eylül askeri müdahalesinin halkın nazarında semirmesine yol açtı, Bugünün Türkiyesinde sokak çatışmalarına şahit olmuyorsak sebebini halen hepimizin 12 Eylül 1980 darbesinin gölgesinde yaşadığımızda bulabiliriz. (…) İklim değişikliği ihtimalinin yüksek oluşu ve karbon salınımı tehlikesinin gerçek oluşu çevrecilik fikriyatının ABD’nin bekası için şişirilmiş bir balon olduğu gerçeğini değiştirmiyor. (…)

Vukuatın temelinde ne yatıyor? (bu yazının başlığı olarak o yazıdan alıntılanan cümlenin yeri burası) Dünya sistemi kısa vadede dar gelirlilerin sayısını artıracak tasarıları gündeme taşıyor. Milattan sonra 1944 yılından itibaren bu tasarılar döviz cinsinden para akışının hem türü, hem de hızıyla sıkı sıkıya ilişkilidir. (…) Hangi türden olursa olsun medya millet ve milliyetçilik fikrinin gözden düşmesine ve mümkünse hiç görünmemesine hizmet eden bir izlek uyguluyor. Millete ve milliyetçiliğe düşmanlık Dünya sistemi’nin orta vadeli planlarıyla ilgilidir. Uzun vade dünya cenneti hülyasıyla süslüdür. Vade ister kısa, ister orta, isterse uzun olsun sayıca dar gelirlilerin sayısının artması ve bununla nispeti ne olursa olsun azmanlaşan ve azmanlaştıkça saldırgan tutumuna engel konulamayan servetin yarattığı şiddet insan olma şerefinden herkesi uzaklaştırıyor.

Gayemiz insan olmağa odaklanmışsa şerefimizin ağzımızı yiyeceğimize uzatmada değil, yiyeceğimizi ağzımıza götürmede saklı olduğunu bilelim. Antonio Francesco Gramsci’nin hegemonya hakkında söylediklerine dikkatle ve titizlikle bakmalıyız. (…) Adını andığım filozofa göre kapitalizm üzerimizdeki baskısını gündelik hayatımızda hükümran olan hegemonya ile devam ettiriyor. İtalyan Komünist Partisi’nin kurucularından biri soruyor: Kapitalizmi yıkmak için ne yapacağız? Bir mukabil (komünist) hegemonya üretip geliştireceğiz. Marksizm bu hegemonyanın üretilmesinde rol oynayabilir mi? Hayır, oynayamaz. (…) Blue-jean’lerini kapitaliste birkaç kuruş daha kazandırmamak için üzerlerinde parçalanana kadar giyme modası başlatmaları ne sonuç verdi? Piyasa hippie’leri bünyesinde eritmekle kalmadı; kentsoylular pahalıya sattıkları parçalanmış pantolonlardan milyarlar kazandı. Akademik alanda ‘reel-sosyalizm’ adı verilen SSCB de dünya haritasından silinerek bir çeşit hippie’liğe dönüştü. (…)

Batılı ülkelerin kalkınmış kabul edilmesinin bir sonucu olarak devlet idaresinin her merhalede Batı’ya benzetilmesi toplum hayatımızı çürüttü. (…) Türk toprakları denilince bundan Misak-ı Millî’yi anlayanlar ihmal edilebilir bir azınlıktır. Artık hiç kimse Batı’da Selânik’ten Varna’ya, Kuzey’de Batum’a, Doğu’da Kerkük’e, Güney’de Musul’dan başlayıp Halep’in yirmi kilometre güneyinden geçerek Akdeniz’e ulaşan alanın İstiklâl Marşı’nda geçen ‘cennet vatan’ olduğu gerçeğini gerçek saymıyor. (…) Dikkat edin: Kapitalizm bütün süreç boyunca hiç zafer kazanmadı. Eğer bir zafer denilecek şey tezahür ettiyse bu sadece hegemonyanın zaferiydi. Kime yüz verdiysek o kimse ‘cebren veya hile ile’ astarı elimizden almasını bildi.”

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked