İstanbul’un CHPli başkanlı bir belediyesinin haftada bir kurulan geniş, kapalı bir pazarına bu gün (29 Mart 2017) girerken bir pankart gördüm giriş cephe duvarında. Vatandaşlara “HAYIRLI” alışverişler diliyordu pankarttaki ifade. Benim belirttiğim gibi, ifadede sadece bu kelime büyük harflerle yazılmıştı. Yani geleneksel anlamda ifade edilen “hayr” değildi kasdedilen, dilekte.

Referandumla ilgili olarak “evet” karşıtı “hayır”ın propagandası yapılıyordu. Oysa geleneksel anlamda alışverişler için dilekte bulunulurken söylenen “hayr”, böylesi bir propaganda için harcanmamalıydı. Birazcık düşünceli ve anlayışlı olmak yeterliydi bu özeni göstermek için. Kötü bir izlenimdi bu benim için.

Bunu yazmışken şu hususa da değineyim: Bu referandum, tıpkı millletvekili ve/veya yerel idareler seçimleri gibi algılanıyor. Partizanca yaklaşım egemen bu referanduma da. Üstelik sadece iktidardaki parti tarafından hazırlanan, Meclis’ten geçen ve halkın oyuna sunulacak bir Anayasa değişiklik teklifi değil bu. MHP’nin de hazırlanmasına katıldığı ve katkıda bulunduğu bir teklif. Son söz halka ait. Anayasa değişikliği konusunda neredeyse Meclis’te grubu bulunan dört partinin uzlaşmasının imkânsız olduğu gözönüne alındığında, hiç olmazsa dört partiden ikisinin uzlaşarak gerçekleştirdiği bir değişiklik önerisinin halk oyuna sunulması durumunda dahi ana muhalefet partisinin yüzde yüz kesin bir karşıt tavrı temsil etmesi ülkemiz için maalesef olağan. Yıne maalesef bu sefer yabancı devletlerden de ‘hayır’ı destekleyenler, her fırsatta olduğu gibi bunda da Cumhurbaşkanı’nın ve iktidardaki partinin kaybetmesini dört gözle bekleyenler var. Referandumun ve sonucunun önemini artıran bir faktör de bu kuşkusuz. 15 Temmuz meş’ûm darbe girişiminin üzerinden daha bir yıl bile geçmedi. O uğursuz girişim de, anlaşılan o ki, kimi yabancı devletlerin beklentilerinin söz konusu olduğu bir kalkışma imiş. Hemen hiçbir ülke, kendilerinde barınan veya kendilerine sığınan o alçakça kalkışmadan sorumlu olanlar hakkında bir işlem yapmadı; ne iade, ne gözaltı, ne sınırdışı etme.