‘Gayb’ hakkında ilahiyatçı akademisyenler ne diyorlar?

 

“Bence Gaybla irtibatın en yoğun olduğu alan dindarlık tecrübeleridir. (…) Eğer inanan insanlar bu irtibatı tecrübelerinde içerilen eserler üzerinden takip edemiyor iseler aslâ sürdüremezler.

Ruhun veya nefsin gayba bakan kapısını açamayan kimse metafizikçi olamaz. Nasıl ki fizik ve matematiğin alanları hem tecrübî hem nazarî (teorik) ise metafiziğin alanı da hem tecrübî hem de nazarîdir. Bu durumda metafiziğin gaybî alanını tecrübe eden peygamberler, velîler ve hakîmlerde aksi alınamaz bir idrak ortaya çıkabilir.

Peygaberlerin verdiği haberler, muhataplar için gaybın anahtarlarıdır ve tebiğin ulaştığı insanların gayba dair idraki, haberle pekişir, genişler ve kesinlik kazanır.” (Ömer Türker)

Gayb, metafizik ve meçhul kavramları arasında bir ayrım yapmak önemli. Çünkü günümüzde büyük oranda metafizik ile gayb karıştırılıyor; hattâ bazen meçhul (bilinmeyen) anlamında kullanılıyor.

Fahreddin Râzî, ‘Neyi kaybederiz?’ sorusuna: ‘Yeryüzünde yaşamayı kaybederiz. Her şey anarşiye inkılap eder(devr olur -a.a.-); nizâm bozulur; seven sevdiğinden emin olamaz. Bir ihtimal dahi olsa gayb aslında insanın yeryüzünde yaşamasını tanzim eder; bunun da asgari şartı marifetullahtır’ diyor.” (İhsan Fazlıoğlu)

“Hâlihazırda şehadet âlemine dair ‘bilimsel’ kavrayışımız itibariyle, ötesi ve berisi hakkındaki tüm konuşmalarımız gayrimeşru ilan edilmiş ve yasaklanmış durumda.” (İbrahim Halil Üçer)

“Bazı toplumlar ‘bildiğini zannettiğiyle’ yaşıyor ve bu toplumun hayrına değil. Bilemeyeceğimi bildiğim bir şey var da benim onunla irtibatım ne olacak meselesi kadar belki önemli bir soru yok. Gayb meselesinin belki de esası burada.” (Ahmet Ayhan Çitil)

“Hep ötesini işaret ettiği için önemli olan nokta aklın kullanıldığı zaman hep bir sınıra gidip ve ötesini işaret etmesi ve orada kalması. Ötesiyle alâkalı olarak devam edebilmesi için kendisini aşan bir noktadan destek alması gerekiyor.” (Tahsin Görgün)

Not. Bu alıntılar, 2 aylık düşünce dergisi olan Teklif’in Gayb özel sayısındandır (Sayı 4 / Temmuz 2022).

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked