Hz. Meryem Niçin Korkmuştu?
‘Keşke ölseydim ve unutulup gitseydim. (Meryem, 23.)
” Yunus Emre zahitlerin dünyayı bırakarak hakikati başka bir zeminde arama esaslı yöntemlerini reddetmek sadedinde ‘Ben ayımı yerde gördüm, bana rahmet yerden yağar’ demişti. Bu ifadenin kaynağını aramak istersek peygamberlerin kıssalarından birkaç husus akla gelir: Birincisi büyük bir sıkıntıdan mustarip olan Hz. Eyyûb’a çare olarak suyun gösterilmesi (Sâd, 42.), ikincisi Hâcer’in amansız bir şekilde koşuşturması esnasında İsmail’in suyu ayağının altında bulması ve üçüncüsü Hz. Meryem’e ‘Ayağının altında pınar var’ denilmesidir. Eyyûb peygamber yaşadığı darlığın (kabz) ardından Rabbine iltica ettiğinde, ‘Ayağını yere vur, işte içilecek serin su’ denilmişti. Eyyûb’un yaşadığı dert neydi ki ayağın altında bulacağı su onun çaresi olacaktı? Bu hikâyeye göre daha anlaşılır olan ise İsmail ve Hâcer hikâyesidir. Hâcer çocuğu İsmail’e su ararken suyu aranan yerde değil -Yunus’un ayı gökte aramayı bırakması gibi- ayağın altında bulunmuştu. Böylece rahmet ikinci kere yerden yağmıştı. Üçüncü hikâye ise Hz. Meryem ile ilgiliydi. Meryem Cebrail’in nefesiyle Hz. İsa’ya hamile kaldığında şöyle demişti: Keşke bundan önce ölseydim ve unutulup gitseydim (Meryem, 23) Cebrail ise ona şöyle demişti: ‘Üzülme, Allah senin alt tarafından bir pınar akıttı. (Meryem, 24) Âyet-i kerîmeyi literalist yorumla okursak, ortada sorun yok gibidir. Hz. Meryem iffetiyle maruf birisidir ve çocukluğundan itibaren kendini Allah’a adamış, Mabed’in içindeki inziva odasında (mihrap) ibadete çekilmişti. Haddizâtında annesi de henüz ona hâmile iken erkek olmasını dilemiş, özgür birisi olarak onu Allah’a adamak istemiştir. Meryem o kadar zâhit ve dindardır ki Zekeriyyâ peygamber kendisine imrenmiş onu gibi bir çocuğunun olmasını dilemiş, İbnü’l-Arabî’nin yorumuna göre Allah ona Meryem gibi olan Yahya’yı vermiştir. (Fusûsu’l-Hikem, s. 192) Yahya ahlâk ve öteki meziyetleri bakımından Meryem’in erkek olarak temessül etmiş hâlidir. Hz. Meryem inziva esnasında birtakım kerâmetlere mazhar olur. (…)
Hz. İbrahim ‘Rabbim, Sonrakilerde bize hayırla anılma nasip eyle (Şuarâ, 84). demiş, bu duanın mazharı olmak üzere Allah Hz. Peygamber’e ‘Senin adını yücelttik’ demiştir (İmam Kuşeyrî’nin yorumu). (…) Vahiy tecrübesi peygamber için hayatın en çetin ânı olmalıdır. Çünkü vahiy insana yüklenen emanetin en yüksek seviyesi, Allah ile irtibatın en yoğun hâlidir.”
No Comments