“Türk vatanının Müslümanları olarak yerimiz kendimize mahsustur.”

 

İsmet Özel‘in İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde ALIN TERİ GÖZ NURU üst-başlığı altında “BİR FİKRE KATILMAK, AYNI FİKİRDE OLMAK” başlığıyla çıkan 16 Rebiülevvel 1444 (12 Ekim 2022) tarihli yazısının ( http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/IsmetOzel?Id=142&KatId=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalar (bunlardan ilki o yazının ikinci paragrafının sondan ikinci cümlesi olarak başlığı teşkil ediyor) bu yazıyı oluşturacak.

“(…) Misâk-ı Millî ’ye nerelerin dâhil olduğunun tespitinde I. Cihan Harbi sonunda Türk askerinin gücünün hissedildiği yerler esas alınmıştır. Türk askerinin gücünün hissedildiği yerlerin nereler olduğu bütün vatanperverlerin kulak kesildiği bir fikirdir. Bir fikre kulak kesilmek ve böyle bir fikir olduğunu umursamamak…
Millet hayatı daha da canlanmağa mı, yoksa daha da ölgünlüğe mi mütemayil? Bu fikrin varlığını kabul ettiyseniz size bu fikre katılmak veya bu fikri reddetmek düşer. (…)

Gülünç mevkie düşmekten kendinizi ancak Müslüman olarak kurtarabilirsiniz. Bir Müslüman hayatı için doğru sıralama şöyledir: İslâm-İman-İhsan. Doğru sıralamayı İslâm’dan başka yerde bulamayacaksınız. (…)
İmandan bahsediyorsak bir yücelikten, bir yücelişten bahsediyoruzdur. İmanı kalplere Allah’ın yerleştirmesini beklemek lâzımdır. ‘Biz de iman ettik’ derler. De ki: ‘Siz iman etmediniz; ancak İslam olduk deyin.’ (49/14) Kelime-i şahadet getirmemiz erişebildiğimiz bütün Müslümanların fikrine katılmamız demektir. (…) (başlığı teşkil eden alıntı cümlenin yeri burası)
Yani ne Cezayir’deki, ne Suriye’deki, ne de Güney Afrika’daki Müslümanlarla aynı fikirdeyizdir.

(…) Bir fikre katılmak kulluk bilincini besler ve keskinleştirir. Aynı fikirde olmak ise istiğnaya giden yolu açar. Beşer olarak yaratılmışsanız dünya hayatını bir fikre, sayısını bilemeyeceğiniz birçok fikre katılmadan yaşayamazsınız. (…) Yani beşerden biri olarak sizin için bir şekilde hücum etmek ve başka bir şekilde uzlaşmak zorunludur.


Medeniyet beşerin insanlık katmanına çıkması karşısına engeller koyar. Engellerin hepsi kendinde güç olduğunu vehmedenlerce imal edilmiş kanunlarla tahkim edilir. Yaratılmışların ezici baskısından kurtulmamız ancak Allah’a kaçarak mümkündür. Yaratıcı’nın yaratılmış her şeye sahip olduğunu anladık mı üzerimizde yaratılmış ve halen yaratılmakta olanların hükmü kalmaz. (…)

Katıldığınız fikrin sizi tereddüde sevk eden veçhesini yok edin. İnşa edici yıkım bundan ibarettir. Yönü Allah rızası kazanmaya çevrilmemiş her ne işe bulaştıysanız o ilişkilere son verin. Unutmayın ki insanoğlu cennet için yaratılmıştır.  Cenneti özlüyoruz çünkü insan olmamız hiçbir emek sarf etmeden en iyisine kavuşma duygumuzu besliyor. Bu yüzden medeniyet sizi cennetin şahadet âleminde bulunduğuna inandırma yolunda süratle ilerliyor. (…) Size hiçbir telkinde bulunmuyorum. Bunca yıllık hayatım bana telkinde bulunanların salkımı gövdeye indirme derdine düştüklerini öğretti. Hiç kimseyle aynı fikirde olmayacağınız becerisine ermeğe bakın. (…)

Türk topraklarının iki kez vatanlaştırıldığını dile getirmekten dilimde tüy bitti. (…)
Bu işlerin zann ile yürüyemeyeceğini bize seferberlik öğretti. Türk milleti olarak sahiden bir şey öğrendik mi? Ciddiyetimiz bu sualin cevabında saklı.”

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked