“Uzun sözün kısası Amerikalı olmak dünyaya bir madik atmış olmanın bir başka adıydı.”

 

İsmet Özel‘in İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde ALIN TERİ GÖZ NURU üst-başlığı altında DÜNYAYA BİR MADİK ATMAK başlığı ile çıkan 6 Şevval 1444 (26 Nisan 2023) tarihli yazısının (http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/ IsmetOzel?ld=171& Katld=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalar (bunlardan ilki o yazının son cümlesi olup alıntı olarak bu yazının başlığını teşkil ediyor) oluşturacak bu yazıyı.

“İşleyen mekanizmaların zaaflarını keşif bahsinde Türkler çok ileridedir. Fakat şu husus gözünüzden kaçmasın: Türkler, belki bütün milletler gibi, düzeni bozmuyor; sadece kendi çıkarlarına yarar hale getiriyor.

Hristiyanların XVII. yüzyılından itibaren bütün dünyada itibara kavuşan ‘pozitif’ bilimler ve İkinci Cihan Harbi ertesinde felsefenin koltuk değnekleriyle varlığını kabul ettiren ‘sosyal’ bilimler rakamla ifade edilme hususunda bir müşterek saha edinmişlerdir. Yani insanlar sayılabilen şeyleri bilim alanında kabul etmeğe şartlandırılmışlardır. Sayıya gelmeyen ve insanlardan koparılamayan bir şeyler var: Koku. İyi kokunun insanlara açtığı geniş bir saha var: Temizlik.

Eğer ABD’de yaşıyor ve işsiz kalmak istemiyorsanız temizliğinize dikkat etmeliymişsiniz. Hiçbir Amerikalı yanında vücut kirliliğinden doğan kokuyu ortaya salan bir insanı çalıştırmak istemezmiş. ABD’de başarılı olmağı temiz olmağa bağlayanlar da var.

(…)

İşin ilginç tarafı modernizmin kölesi olmakla dünyaya bir madik atmak arasında bir ittifak var. Modernizm adını verdiğimiz vakıa köleliği nimet bilenlere kucak açıyor.

Teknologinin zaaflarına teknologiye vakıf olanlar şıpın işi erişiyor. Bu da dünyaya madik atmağı kolaylaştırıyor.

Hiç kimse ABD’nin kurulduğu günden bu yana Çin topraklarına müstemleke muamelesi yaptığına, servetinin dikkate değer bir kısmını bu ülkeye borçlu olduğuna dikkat etmiyor. Çince konuşuyorsanız ABD demek için kullandığınız ifade ‘Güzel Ülke’ olacaktır. Hayır, ABD güzel bir ülke olmak şöyle dursun dünyanın olduğu kadar Avrupalıların yeni kıta dedikleri toprakların da en çirkin ülkesidir. Mesela ABD vatandaşları güzellikten Meksika kadar bile nasiplerini alamamışlardır. Kapitalizm ABD sayesinde kendine yerküre üzerinde bir vatan edinebilmiştir. Thomas Jefferson aydınlara kıta Avrupa’sından fiilen kâr getirmeyen hiçbir şeyi yeni kıtaya taşımama talimatı vermiştir. Bu yüzden ABD’de ‘oda müziği’ yoktur. Giderek Amerikan kültürünün hiçbir insanî değer ihtiva etmediğini iddia edebiliriz. Üzerinde güneş batmayan imparatorluk dünyadaki mali hegemonyanın olduğu kadar kafiyenin de hatırına ‘sound as pound’ tabirini uydurmuştur. Gelgelelim kaba Amerikalı kafiyenin hatırını saymamış ve andığım tabiri ‘sound as a dollar şekline çevirmiştir. (…) Bir koloni olmaktan sıyrılarak bağımsız bir ülke durumuna yükselmek ABD’yi buna mecbur etmiştir.

Müstemlekecilikle gerektiğinde açık, gerektiğinde gizli mücadeleden geri durmamış ve hürriyet havarisi rolünü oynamaktan zevk duymuştur. Öyle ki siyasal İslâm kendini ABD’nin kanatları altında emniyette hissetmiştir.

Dünya tarihi ibaresini münasip sayanlar Amerikalının bir WASP (White, Anglo-Saxon, Protestant) olduğunu bilir.

Müstemlekeciliğin ne olduğunu bilenler Başkanlık mevkiini işgal etmiş Obama’nın tahammül edilemeyecek (less White) bir karikatür olduğunu da bilir. Malcolm X kendisinin bir Amerikalı olmadığını ileri sürmüştür. ‘Ben’ diyor ‘Amerikan rüyasına kurban edilmiş yirmi iki milyon kara insandan biriyim’. Vatanı Amerika olan Kızılderililerden bahsetmek ne derecede mantıklıdır? Hiçbir derecede. (…) Uzun süre Kızılderililere mülkiyet hakkı bile verilmemiştir. Sadece kovboyluk değil, gangsterlik de ABD’de vatandaşlık kültürünün meşru bir parçasıydı. (Bu yazının başlığını alıntı olarak teşkil eden cümlenin yeri) “

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked