“Yabancı intihar etmekten geri duran zihin erlerinin ihtiyacıydı.”

 

İsmet Özel‘in İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde ALIN TERİ GÖZ NURU üst-başlığı altında çıkan “YABANCI YABANA GİTTİ” başlıklı, 17 Recep 1443 (18 Şubat 2022) tarihli yazısının (http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/IsmetOzel?Id=110&KatId=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalar (ilki yazıda ilk paragrafın son cümlesi olarak başlığı teşkil ediyor) bu yazıyı oluşturacak.


” Tarih sahnesinde zihin eri olmanın en has numuneleri olan biz Türkler gözlerimizi kendimize çevirmedikçe dünyanın ifade ettiği mânayı kavramakta yetersiz kalacağız.  (…)


Dünyadan soyutlanmış bir Türk kimseyi tatmin etmeyeceği için saf bir ırk icat etme kastıyla dikkatimizi İskitlere veya Moğollarla harman edilmiş bir kavme çeviriyoruz. Böyle yapmağa icbar edildik. Çünkü modernlik daha baştan medenilik hevesindeki herkese Allah’ın askeri olmayan bir Türk gerektiğini telkin etmişti.  (…)
İslâm’ın Avrupa’daki yeri Türklerin savaş gücüyle sağlanmıştır cümlesini yanlış buluyorsanız Pomakları, Boşnakları, Arnavutları nasıl açıklarsınız?


Dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın Müslümanlar Türklerin diğer kavimlerden daha yüksek bir mevkie sahip oldukları görüşünü yaygınlaştırdı. Niçin bunu yaptılar? Çünkü Bizans ordusundaki vurucu gücü yok ederek Küçük Asya’ya Müslüman nüfusun akmasına başka hiçbir kavim değil Türkler sebep olmuştu.  (…)
Topraklarımızı üstün kültürün Müslümanlarca tebcil edilen kültür olduğunu ispat ederek bize hediye eden Gaza Beylikleridir.  (…)


Türklerin vatana sahip çıkışı tarihin insan hayatında tutacağı yer bakımından başlı başına bir hikâyedir. Bu hikâye tarihin gereksiz süslerden arınmış sahnesinde yerini ancak Türkçenin doğuşu aydınlığa çıkınca bulacak. Bulacak mı dersiniz? Ümit edelim ki, bulsun. Bugün İngilizce, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Portekizce, Rusça, Bulgarca konuşan insanlar Karamanoğlu Mehmet beyin Türkçe konuşmağı zorunlu kıldığı günlerde birbirleriyle anlaşmak için hangi dili kullanıyorlardı? O zaman yukarıda zikrettiğim diller henüz yoktu. (…) ; ama bilhassa Âyet ve Hadislerden süzdüğümüz dil konusunda bir şuurdan çok uzaklarda eğleşerek yüzyıllar geçirdik.


(…) Roma İmparatorluğunu canlandırma hayali dikkate alınacak olursa Mussolini Alman milletine bin yıllık hayat sahası (Lebensraum) vaat eden Hitler’den çok daha ‘uçuk’ bir siyasetçiydi. Yabancılık insan hissiyatını kalbura çeviren şartlara yabancılıktı. “

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked