İki yazıdan düşündürücü diye alıntıladığım sözler…
İlki İstiklâl Marşı Derneği internet portalinde okuduğum İsmet Özel’in “BAŞINI ÖRTEN KIZLAR FELSEFE BİLMELİDİR” üst başlığı altında çıkan “MENSUBİYET: KİMLERDENSİNİZ? (II)” başlıklı yazı. Bu yazının değişik yerlerinden beş cümle:
“Dedik ki, felsefeye varmanın şartı kelimeyi millî menfaatle buluşturma hüneri göstermededir. (…)”
“(…) İki şeyin, kelimenin ve millî menfaatin buluştuğunu farz eden kendine tarihî yer ve rol beğenmiş oluyor. (…)”
“(…) Oysa bir geçmiş varsa geleceğimizi tayin etmek üzere değil şimdiki halimizi izah etmek üzere vardır. (…)”
“(…) Türk milletinin doğuş ânını, doğuş yerinden kopartamazsınız. (…)”
“Bir kızın başını örtmesiyle Türk topraklarının selâmeti arasındaki bağı korumak bizi bugüne hangi dünün getirdiğine akıl erdirdiğimizde mümkündür. (…)”
http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/Yazi.aspx?YID=1350&KID=63
İkincisi bugünkü (12.08.2017) Yeni Şafak’da okuduğum İsmail Kılıçarslan’ın “Bana vereceğiniz görev nedir?” başlıklı yazı. Bu yazının ise değişik yerlerinden üç alıntı:
“(…) Sayılı gün bittiğinde tutulduğu hapishaneden bir jip ya da kamyon arkasına atlayıp Saraybosna’ya gelir.
Meselenin ek yerine geldik işte. Aliya, Saraybosna’ya geldiğinde ilk nereye gider dersiniz? Doğruca annesi Hiba’yı görüp ona sımsıkı sarılmaya mı? Hayır. Doğruca Halida’ya koşup hasret gidermeye mi? Hayır. Nereye peki? Arkadaşlarıyla kurduğu ve Yugoslavya Müslümanlarının uyanışını hedefledikleri Miladi Müslümani teşkilatının yönetim ofisine. (…)”
“Şimdi burada bir duralım. Duralım ve meseleyi doğru anladığımızdan emin olalım. Henüz 20 yaşında bir delikanlı olan Aliya, 2 yıl aradan sonra şehrine döner ve sevdiği kızı ya da annesini görmek yerine doğruca Miladi Müslümani’ye gider.
Eh, 1992 yılında başlayan o amansız soykırım çabasına karşı ülkesine liderliği bu adam yapmasın da kim yapsın? (…)”
“(…) Mesele, bana parası karşılığı söz verdiği tomrukları arabamın Türkiye plakalı olduğunu gördüğünde vermeyen Sırp’ın ‘görev bilinci’ne muadil bir görev bilinciyle donanmaktır.
Bu köşede bunu çokça yazdım ama tekrar ve tekrar yazmaktan vazgeçecek değilim. Bütün ideolojik ve siyasi yönelimlerin ötesinde ifade etmem gerekirse bugün ‘görev isteyen’ insanların tamamının asıl görevi Türkiye ve onun bütün anlamlarıdır. ‘Türkiye’nin var olması ve var kalmasının dünya için anlamı nedir?’ sorusuna cevap aramaktır. (…)”
http://www.yenisafak.com/yazarlar/ismailkilicarslan/bana-vereceginiz-gorev-nedir-2039533
No Comments