“Eğer varsa ‘Batı Medeniyeti’ bir faraziyeler yığını olarak var.”

 

İsmet Özel‘in İstiklâl Marşı Derneği internet portalı İsmet Özel Köşesi’nde ALIN TERİ GÖZ NURU üst-başlığı altında ŞİİRİN HESABINDAN HESABIN ŞİİRİNE başlığıyla çıkan 21 Safer 1445 (6 Eylül 2023) tarihli yazısının (http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr / IsmetOzel?İd=191&/Katld=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalar (bunlardan ilki o yazının ikinci paragrafından bir cümle olup alıntı olarak bu yazının başlığını teşkil ediyor) oluşturacak bu yazıyı.

“(…) Allah’ın ordusu Osmanlı mülkü olarak bilinen toprakların kavmiyetçilik adına ‘elden çıkması’ hadisesi karşısında bir engeldi. Nitekim yeniçeriliğin kanlı bir şekilde hükümsüz bırakılmasından dört sene sonra Yunanistan dünya Hıristiyanlarının kanatları altında bağımsızlığını ilân etti. Bu vakıa bir kavmin Osmanlı mülkünden toprak koparmasının ilk örneğiydi. (…)”

” ‘Farz edilen Batı Medeniyeti’ dedim.” (bu yazının başlığı olarak alıntıladığım cümlenin o yazıda yeri burası) “Bağrımızda yaralar açan vakıaların başlangıcını Haçlı seferleri sayabiliriz.” (…) Sonunda Türkler Avrupalıları iklim bakımından elverişsiz, toprak bakımından verimsiz kıtalarına hapsetti. Bundan böyle hapis cezasını hürriyet arayışına çevirmek batılı olmanın şartı gibi algılandı. (…) Ben şiire insanlığımın gereğini yerine getirmek, keyfimin istediğini yapabilmek inancıyla başladım. (…) Doğru ve yerli yerinde bir inanç değildir. Çocukluk geçirmeden yetişkin olunmaz. Dolayısıyla şair olarak hareket tarzıma içinde yetiştiği kültürün ve bilhassa edebiyat ortamının öncülleri tarafından yön verildiğine vakitlice dikkat etmemiştim. (…)”

“Bu kavrayışın şiir yazmamda çok belirleyici olduğunu söylersem yalan söylemiş olmam. Şiirlerimin dergilerde boy gösterdiği ilk zamanlarda düsturum şuydu: Başkalarının yazdıkları şiirde gösterdiği zaafa göz yumabilirim; ama bu hakkı kendime tanımam. Riayet ettiğim düstur pek kısa sayılmayacak ömrüm boyunca şairlikten inhiraf etmeme mani oldu. (…) Ben yazdıklarımla şiirin hesabını verdim; bugün birisinin (ben veya bir başkası) hesabın şiirini yazması gerekiyor.”

“(…) İş olarak kendimizi XXl. Hıristiyan asrında yapmakla görevli saydığımız şeyin itikadî bir zemini olması gerekiyor. Eğer itikadımız ehl-i sünnet ve’l cemaat üzerine ise hayatın bu zemin üzerinde yeniden anlamlandılması kaçınılmazdır. (…)”

“Batı Medeniyeti kuruntusunun sönüşü ve Türk moderleşmesinin gidebileceği son noktaya varışı… Batı’da yükselen şey ücretli emeğin istismarına dayalıdır. Ücretli emek o miktarda acımasız bir dönem yaşamıştır ki, başta Marksistler olmak üzere Batılı aydınlar sermayeyi billurlaşmış emek gibi görmenin ve kapitalizmin varlığını emek ile sermaye arasındaki çatışmaya borçlu olduğunu farz etmenin rahatlığına sığınmışlardır. Her teori teorisyenin otobiyografisidir. Şahıslarla neyi paylaşıyorsak kâr olarak yanımıza o kalır. Darwin’le maymunlaşır, Freud’la kendi bilinçaltımıza iner ve Marx’la birlikte sınıf gerçeğiyle yüz yüze kalmağa mecbur oluruz.”

“Zengini fakiriyle bütün dünya maymunlaştı. Tabii âfetlerin ardı arkası kesilmiyorsa da mensup olduğu milletin mesuliyeti gereği hareket eden bir tek idareci bulmamız imkânı elimizde yok. (…) Suçlular cezalandırılıyor ve tatlı hayat balonunda teskin ediliyor. Maşa ile bile tutulur yeri kalmamış dünyada şiirden temiz bir hava geleceği haberi kendini kandırmanın bir yolu mu?”

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked