İNSÂN-I KÂMİL’den sözler

 

Müellifi Abdülkerîm el-Cîlî, Mütercimi Abdülaziz Mecdi Tolun olan bu eserden (İZ Yayıncılık, 4. Baskı 2015; Yayına Hazırlayanlar Yrd. Doç. Dr. (merhûm Selçuk Eraydın, Ekrem Demirli, Abdullah Kartal) okurken altını çizdiğim yerlerden bazı alıntılar oluşturacak bu yazıyı.

“Her insanın bi’l-kuvve (potansiyel olarak) sâhip olduğu bu imkân, sadece İnsân-ı Kâmil için bi’l- fiil mümkündür.” (s.17)

“İşini Cenâb-ı Hakk’a reddet; sen, sensiz sen ol! Hattâ sen de olma; belki istediği gibi sende tasarruf eden Allah olsun. “İstediği gibi tasarruf” dediğim, sıfatlar ve isimlerinin iktizâsına göre tasarrufu demektir.” (s.170)

“Kâmil insan, ilâhî isimlerin hepsine mazhardır.” (s.178)

“Biz emâneti göklere, yere, dağlara arz ettik; o emâneti yüklenmekten ibâ ve imtinâ ettiler (çekindiler) ve o emânetten kaçtılar. O emâneti insan yüklendi.” (s.178)

“Cenâb-ı Hakk’ın gaybını da, şehâdetini de hakikatiyle bilmek ancak Zât’a mahsûstur.” (s.186)

“İbâdet Hakk’ıyla ibâdetin de nihâyeti yoktur.”(s.190)

“İdrâke ulaşmaktan acz, bir tür idrâktir.” (Hz.Sıddîk) (s.190)

“Hakk’ı hiçbir şey muhît (kuşatan) olamaz.” (s.252)

“Cenâb-ı Hakk’ın mahlûkâtın hepsinde zuhûru, zâtıyla değil, sıfatlarıyladır.” (s.280)

“Mevcûdâttan hiçbir şey yoktur ki, Hakk’ı tesbîh etmesin. Fakat siz o tesbîhi anlayamazsınız.” (İsra, 44) (s.442)

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked