“14 Mayıs 1950’de cereyan eden ilk serbest seçimde kurtuluş yolunun CHP’den geçmeyeceği kararı bir şekilde verilmiş oldu.”

 

İsmet Özel’in, İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde ALIN TERİ GÖZ NURU üst-başlığı altında BAYRAKTA KALAN YILDIZ başlığıyla çıkan 23 Şaban 1444 (15 Mart 2023) tarihli yazısının (istiklalmarsidernegi.org.tr/IsmetOzel?ld=165&Katld=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalardan (bunlardan ilki, o yazının üçüncü paragrafından yaptığım bir alıntılama olup bu yazının başlığını teşkil ediyor) oluşacak bu yazı.

“İstiklâl Marşı ‘O benim milletimin yıldızıdır parlayacak’ diyor. Aramızda bu deyişe inanmış olanımız var mı? Eğer varsa niçin, ne sebeple bu inanç doğmuş kesinkes bilmiyorum. Bana bildirilmedi. (…)”

“(…) Saltanatın ve hilâfetin reddedilişi batılılaşma (batılılarda ne varsa bizde de o olsun) fikrinin dal budak salmasının bir sonucu olarak karşımıza çıktı. Resmi görüş her ne kadar ‘imtiyazsız-sınıfsız kaynaşmış bir kitleyiz’ dese de Cumhuriyet idaresi millet ve devlet arasındaki farkı başımızda bir halife-padişah olduğuna inandığımız dönemden daha müşahhas hale getirdi. (…)”

“(…) Cumhuriyet idaresine ulaşmak zihinleri meşgul etmediğine göre İstiklâl Harbi’nin teveccüh ettiği neydi? En mantıkî izah bunun meşrutî monarşi olabileceği idi. (…)”

“Cumhuriyet idaresine kavuşmanın onuncu senesi 1933 Hristiyan yılında görkemli şölenlerle kutlandı. Bunun anlamı devletin millete her istediğini yutturabileceği demekti. (…)”

“(…) Macarlar kadar bile olamadık. Çünkü onlar kendi dillerine sadakati esas aldılar ve Türkçede olduğu gibi önce soyadlarını, arkasından adlarını söylemeği seçtiler. Türk milleti ne haklı haksız demeden çok insanın ölümüne hükmeden İstiklâl Mahkemelerini, ne de 27 yıl devam eden ve valilerin CHP il başkanları olduğu tek parti yönetimini seçti. (Başlığı oluşturan cümlenin yeri o yazıda burası.)”

“Adnan Menderes CHP ve DP arasında hiçbir ciddi farkın olmadığını, olsa olsa Demokrat Parti’nin bir parmak solda olduğunu beyan etmişti. Bu bir parmaklık sola kayış biri başbakan, diğer ikisi bakan olan üç siyasinin idam edilmesiyle sonuçlandı. (…) Türkiye’yi kimin yöneteceğine Dünya Sistemi’nden başkasının karar veremeyeceğini öğrenmiş olduk.”

“Her ne kadar hayalin kendisine düşman isem de hayalperest olmaktan utanç duymam. İstiklâl Marşı’nın 41 mısraına samimiyetle inanıyor ve Türk milletinin yıldızının parlayacağı fikrini çok yakışıklı buluyorum. Parlayışa ne zaman şahit olunacak? Bu vakıanın gerçekleşme ânı gelirse ancak Kur’an-ı Kerim’in hangi sebeple nâzil olduğunu milletçe anlamamızın akabinde gelecek. (…) Gökdelenlerin yükseldiği yerde ahlâkın da yükseleceğine ancak ahmaklar inanır. (…) Neyin helâl, neyin haram olduğu hususunu bize sarih kılan Kur’an mıdır? (…)”

“Yüksek binaların muhalifi olduğum halde bir yapım aşaması seviyesinden söz ediyorum. (…) Yazımızın elimizden alınmasıyla ne büyük kayıplara uğradığımızın farkına varacağız. (…) Hiçbir kazancı ahirette beraber olmanın önüne koymayacağız. Böylece yıldızın parlayışı bayrakta mahpus kaldı denilemeyecek.”

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked