“İslâmiyet Yahudilik ve Hıristiyanlıkla benzeştiği değil benzeşmediği nispette dini temsil etti.”
İsmet Özel‘in İstiklâl Marşı Derneği internet portali İsmet Özel Köşesi’nde ALIN TERİ GÖZ NURU üst-başlığı altında, KIZLARA KORUMA, ERKEKLERE CESARET başlığıyla çıkan 24 Zilhicce 1444 (12 Temmuz 2023) tarihli yazısının (http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/ IsmetOzel?Id=182&Katld=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalar (bunlardan ilki o yazının 3. paragrafından bir cümle olup alıntı olarak bu yazının başlığını teşkil etmekte) oluşturacak bu yazıyı.
“(…) Dünyadaki Müslümanlar beraberlerinde hane mahremiyeti hissini de bulundurmuyor. Bu ruh durumundan yeni bir İslâm hegemonyası doğacağını beklemek çocukça olacaktır. (…) Gülünçlükle kahramanlık arasında gidip geliyorsunuz.”
“(…) Biz hangi tarafta yer alırsak alalım dünya dönüyor. Taraflar dünyanın dönüş yönünü tasdik edenlerle (sadece tasdik etmekle kalmıyor, yangına körükle gidiyorlar.) bu yönün eleştirisi içinde bulunmağı şerefleri gereği sayanlardan oluşuyor. (…) Benim yazdıklarımı titizlikle takip edenler bilir. Bilmeyenler için tekrar edeyim: İnsanın şerefi ağzını yiyeceğine götürmekte değil yiyeceğini ağzına götürmekte saklıdır. (…) Çatışma, haklarını yedirmek istemeyenlerle, haksız olarak yediklerini ne pahasına olursa olsun savunmak isteyenler arasında olmuştur. Türk toplumunda ise mesele ister istemez beynelmilel karaktere bürünmüştür. (…)”
“İstiklâl yenilir içilir bir şey değildir; ama ‘istiklâlimiz’ der demez ne yiyip ne içtiğimiz baş meselemiz haline gelir. (…) Hıristiyanların biz Müslümanların ‘sünnet’ diye bildiği ameliyeye uğramayışlarının da Grek kültürüyle doğrudan ilgisi var. (…) Buradan anlaşılıyor ki Grekler kendi kültürlerini muhafaza ederek kiliseye mensup olmuşlar. (…) İslâmiyet Yahudilik ve Hıristiyanlıkla benzeştiği değil benzeşmediği nispette dini temsil etti. (Bu cümle başlığı alıntı olarak teşkil etmekte.) Saydıklarımdan birincisi baştan ayağa kültür, ikincisi tepeden tırnağa hurafedir. Bu gerçekten her iki tarafın da haberdar olmaması imkânsız.”
“Batı Medeniyetini gerçekte var olmayan ve fakat varmış gibi gösteren şey geçerliliğinde ısrar edilen yanlışın doğruyu tasfiye edeceği fikridir. Aynı fikir kapitalizmin hegemonyasına destek veriyor. SSCB dünyanın umudu olamadı. Bugün Komünist Parti tarafından yönetilen Çin bile kapitalizmin payandası olarak ayakta kalabiliyor. (…)”
“Bir Müslümanın zaruri olarak bilmesi gereken şey nâzil olan Kur’an-ı Kerîm’in bütün insanlığa yeni bir hegemonyanın sunulduğu haberini verdiğidir. (…) İslâmiyet yeryüzündeki dinlerden sadece biri değildir. Dünyada insanların canını ve malını teminata bağlayan bir düzen vardır. Buna dar-ül İslâm diyoruz. İslâm’ın düzen tesis edemediği yerin adı dar-ül harptir. Orada kargaşa hâkimdir. (…)”
“Tarih bizde Yavuz Sultan Selim’in ilk Osmanlı halifesi olduğu intibaını uyandırmıyor. Tam tersine Osmanlı hilafeti kafamızda II. Abdülhamid’le birlikte canlanıyor. (…) Hilâfetin insan oluşta vazgeçilmez bir yeri olduğunu akıldan çıkarmayalım. Osmanlı devleti olarak bilinen siyasi yapı millet içinde kızların korundukça değer kazandığı, erkeklerin cesaret kaynağı edindikçe istikamete sahip çıktıkları bir kültür doğurdu. Bu kültürden millet hayatı yok olma tehlikesiyle her karşılaştığında fayda gördük.”
No Comments