“Hangi İsrail’in yanında duruyorlar?”

 

İsmet Özel‘in İstiklâl Marşı Derneği internet portalı İsmet Özel Köşesi’nde SAĞIM SOLUM ÖNÜM ARKAM başlıklı, 24 Rebiülahir 1445 (8 Kasım 2023) tarihli yazısının (http://www.istiklalmarsidernegi.org.tr/ IsmetOzel?İd=199&/Katld=7) birkaç yerinden yapacağım alıntılamalar (bunlardan ilki o yazının başlarından bir cümle olup alıntı olarak bu yazının başlığını teşkil ediyor)

(Başlığı alıntı olarak teşkil eden soru cümlesini izleyen) cevap cümlesi: “Yalnızca bazı hahamların rahatça konuşabilmesi sebebiyle ölü dil sayılan ve 1948 sonrasında günlük hayatta konuşularak canlandığı kabul edilen İbranicenin millî dil sayıldığı İsrail’in.”

“Yahudilikten ve İsrail’den tarihin dikkate değer bölümlerini anmaksızın söz etmek mümkün olmadığı için ruhen sıhhatli kalmanız teminat altında değildir.”

“Araziye uyma sebebiyle değil, gerçekten Türk olmak Yahudilikten bahsederken ruh sağlığınızı tehdit altına sokmaktan sizi korur. Çünkü Türk varlığı ve Türk vatanı mevcudiyetini dünyayı haraca kesen güçlerin kanatları altında kazanmamıştır. Bilâkis dünyayı haraca kesen güçlere dur dendiği yerde Türk varlığı vücut bulmuş, Türk vatanı şekillenmiştir. (…) Şimdilerde Kur’an harfleriyle okuyup yazanların kullandığı elifbaya Osmanlıca diyenler var. Hâlbuki Karamanoğlu Mehmet bey yaşarken Osmanlı Devleti henüz yoktu. Biz Türkler yazımıza edebiyatımızın uzantısı olarak kavuştuk.(…) “

“Kur’an harflerine gösterilen düşmanlık Türklerin herhangi bir siyasi sistemin koruyuculuğu altında yeni bir hayat kurup geliştiremeyeceklerini izaha yeter. Başlangıç noktası olarak “Kula kulluk yetsin artık” şiarını seçmiş olanlar yürüyüşleri sırasında hangi menzillere uğrayacaklardı? Bunu bilemiyoruz. Çünkü onlar yürüyüş rotasını belirleme bakımından rahat bırakılmamıştır. (…) Niçin bu duruma düştük? Çünkü Osmanlı Devleti lll. Selim saltanatından itibaren herhangi bir Avrupa devleti ayarında algılanmağı hedef ittihaz etmişti. 1839’da Tanzimat Fermanı patronun artık İstanbul’da ikamet etmediğini açıkça ilân etmişti. (…) Hâsılı, Türklerin kendilerini emniyette hissedecekleri alanı ne içerde bulabilirsiniz, ne de dışarıda.”

“(…) Batı’nın kodamanları Osmanlı Devleti’nin çöküşünü dolaylı müdahalelerle, yani Balkan halkları arasında milliyetçiliği kışkırtarak yürüttü. Çarlık Rusya’sıyla Osmanlı’yı kapıştırmak bütün Batı’nın lehineydi. (…) Batı’nın lokması kursağında kaldı. (…) Temiz bir toplum olduğumuzu iddia edenin alnını karışlarım.”

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked