Düşündürücü bir yazıdan…

 

Gökhan Özcan’ın “Krallık çıplak!” başlıklı yazısından:

“Acı veren ile canı acıyan aynı dünyanın vatandaşı değildir. Daha ötesi, aynı tarihin mirasçısı da değildir. Fiziksel anlamda aynı gezegenin içinde bulunan, ancak çok derin farklarla birbirinden ayrışan iki ayrı dünyadan söz etmek durumundayız. Birinin alamet-i fârikası masumiyet, diğerininki zulüm!

Herkes bir kimlik sahibi olmak, bir seçim yapmak, bir duruş ortaya koymak zorunda… Kim olduğunuz, nerede durduğunuz, neye taraf olduğunuz ne kadar ‘insan’ olduğunuzu da belirliyor çünkü.

(…)
Binlerce kilometre öteden bomba kusan savaş makineleri göndererek şehirleri içindekilerle birlikte yok etmekte zerre kadar tereddüt etmeyenlerin ve bu kahpeliğe ses çıkarmayanların insanlığıyla, o şehirleri canları pahasına sahiplenen ve özgürce yaşamak dışında bir muradı olmayanların insanlığı asla ortak bir kavramın içinde bir araya getirilemez. (…)

(…)
Artık haritaları katledenlerle katledilenlerin renklerine boyayarak dünyayı ikiye ayırabiliyoruz. Artık bu bariz gerçeklere gözleri kapamanın meşruiyeti yok. Artık sessizlik, tavırsızlık, kimliksizlik cinayete dahil!

(…)

Kabataslak bir tarifle ‘batılı değerler’ deyip geçtiğimiz ve yakın zamanlara kadar pek çok aklıevvelin kutsamakta olduğu konu başlıklarının tamamı bugün karşılıksız çıkmış durumda…
Eğer konu parayla, maddiyatla, mevduatla ilgili değilse bugün artık batılı değer diye bir şeyden söz etme imkanımız kalmamıştır! Bu kesin bir ahlakî çözülme ve hatta iflas tablosudur. Yeni dünyanın en bariz gerçeklerinden biri, belki de en birincisi budur. (…)

(…) Cephelerin düşmesi, şehirlerin harap olması, binlerce insanın can vermesi elbette çok acı… Ama onlar kaybetme ihtimali olmayanlar olarak şimdiden tarihe geçti. Kahpeliğe karşı yiğitlik, zulme karşı masumiyet, canavarlığa karşı insanlık, kötülüğe karşı iyilik…
Geçen yüzyıl boyunca ellerindeki bütün imkanları seferber ederek dünyadaki her iyi şeyin Batı’dan zuhur ettiğine herkesi inandırdılar. Bu yüzyılda bütün ayıplarını ve günahlarını kendi elleriyle görünür hale getiriyorlar.
(…)”
(alıntıların ait olduğu yazıyı okumak için tıklayın)

No Comments

Leave a Comment

Please be polite. We appreciate that.
Your email address will not be published and required fields are marked